21 Eylül 2012 Cuma

püsküllü tişört

bu ara yüksek bel pantolonun üstüne tam belde biten hafif kısa tişörtler giymeyi çok seviyorum. ya da beli lastikli gayet sıradan bir eteğin üstüne kısa tişörtler giymek de aynı şekilde güzel bence. artık giymediğim elbiselerin eteğini kesip uyguluyorum bu stili bol bol :) işte bu tişörtün altına püskül yapma fikri burdan çıktı. aslında tişörtü kalplerin hemen altından kesip o şekilde kullanacaktım ama birden keseceğim parçanın baya uzun olduğunu gösterince püskül yapma fikri geldi aklıma, denedim ve oldu.




tek yaptığım o alttaki dikişli kısmı kesip almak ve kalanı ince ince püsküller şeklinde kesmek oldu.



bu kadar basit bir işlemin tişörtün bütün havasını değiştirmesi çok ilginç değil mi? gerçekten sadece bir dokunuşla sıradan bir parça olmaktan çıkıp sizin tarzınız oluyor bir anda.

uzun bir tişörtünüze bunu yapıp, dar ve kısa siyah bir eteğin üstüne giymenizi şiddetle tavsiye ederim.

19 Eylül 2012 Çarşamba

çiçek sandığı

şöyle bir sorunum var. takılarım çekmece de karma karışık bir şekilde durduğu için onları unutuyorum ve öylece duruyorlar çoğu zaman. o yüzden onları göz önünde bir yere toplamaya karar verdim. aslında beğendiğim takı organizeri modelleri vardı ama kendi takı organizerimi kendim yaparım dedim.


bu ananemin evinde içinde çiçek olan bir sandıktı ve atıyordu kendisi eski diye. işte orda ışık yandı :) durun onu bana verin dedim.


sonra 2 kutu beyaz akrilik ahşap boyası ve bir fırça almam gerekti sadece. plastik tabak ve biraz da su kullanıyoruz boyayı açmak için.


ilk katın hiç bir etkisi olmadı. ben 4 kat boyadım. tabii suyla da açtığımız için ve sandık küçük olduğundan 1 kutu boya yetti.


4 kattan sonra bu şekilde bembeyaz oldu istediğim gibi. ben odama uygun olsun diye beyaza boyadım aslında başka renkler de güzel olabilir.


1 gün kuruduktan sonra üst kısmına bir sıra boyunca 2 - 3 cm aralıklarla ince çivilerden çaktım. bir kaç tane de alt kısmına çivi çaktıktan sonra tuvalet masamın üzeri için güzel bir takı sandığım oldu.  aslında üstüne bir kat vernik geçilse daha güzel olurdu. ben de bir ara vernikliycem.

işte böyle.

15 Eylül 2012 Cumartesi

kalp



hiç bir zaman çantası kalabalık biri olmadım. cüzdan, telefon ve selpaktan oluşur benim çantam genelde. ancak okula giderken defter, kitap, kalemler bilmem ne taşımak zorunda olduğumdan o minicik çantaları ancak yazın kullanabiliyorum. ben çocukken galiba ilkokula gittiğim dönemde makrome çanta örmek çok popülerdi. ben de ananeme ördürmüştüm bir tane. onca yıl saklamışım ve taşınırken ortaya çıktı. tam tatilde kullanmak için hafif bir çanta arayışındayken ben bunu kullanırım dedim. ancak fazla sade geldi ve   üstüne boncuktan küçük renkli bir kalp yapmaya karar erdim.


önce bir kalp kalıbı çıkardım.


çantanın üstüne iğneledim. etrafına boncuğu ipe dizip kalbin her köşeli yerinde sabitleyerek o kalıbı çantaya çıkarmış oldum.


sonrada içini yine ipe dizilmiş boncuklarla yatay çubuklar şeklinde doldurdum. mesela 5 cm'lik bir bocuk dizdim ipe sonra onu çantaya dikerek sabitleyip tekrar dizip tekrar bu işlemi yaparak doldurdum içini. hem sağlam olması hem de düzgün görünmesi için bu gerekliydi.


ve işte minik kalbi olan sevimli bir çanta oldu. nedense bir figüre, desene ihtiyaç duyduğumda aklıma gelen ilk şey kalp çizmek oluyor. galiba çok kolay olduğundan. klişe ama sevimli :)

13 Eylül 2012 Perşembe

hani o saçlarına taç yaptığım çiçekler....

takip etmekten en çok hoşlandığım bloglar diy blogları. ben de kendi yapmaya bayılan bir insan olarak hepsini denemek istiyorum ve eğer etrafta gerekli malzeme mevcutsa beni kimse tutamaz. geçenlerde make my lemonade Frida'dan esinle böyle bir taç  yapmış.

gördüğümde anaanemde kalıyordum ve hemen kendisinin evinde çiçek avına çıktım. bütün yapma çiçeklerine bakıp gözüme kestirdiklerimi çıkardım. bu tarak tokadan vardı zaten. ve iğne iplik....



bunları uygun bir şekilde birbirine ve tarak tokaya dikerek birleştirdim.



tam bir yaz tacı oldu. böyle çok hafif bir elbise giyiyoruz. tercihen beyaz. ve bunu takıyoruz.

böyle basit diy projelerinin de ayrıca hastası olduğumu belirtmem lazım. hadi ben kaçtım...

2 Temmuz 2012 Pazartesi

iki koldan ne olur?

hayatımın enteresan bir dönemindeyim. mezun oldum ve 20 yıldır oturduğumuz evden taşınıyoruz. nedense bu aralar bir fazlalıklardan kurtulma moduna girmiştim. taşınmak için eşyaları toparlama bahanesiyle kıyafet, ayakkabı, takı ve yüklü miktarda ders kitabından kurtuldum. hatta bir daha aramayacağımdan emin olduğum numaralardan bile kurtuldum. o kadar hafiflemiş hissediyorum ki kendimi. sanki sahip olduğum her şey ruhumda yer kaplamış da onlardan kurtuldukça hafifliyormuş gibiyim.

beni en çok uğraştıran kısım kıyafet atmaktı. ya tekrar moda olursa, bundan başka bir şey olmaz mı? sorularıyla boğuştum baya. düşünsene zamanında zavallı öğrenci bütçeni yatırıp aldığın şeyleri atıyorsun :) hiç kolay değil! kıyafet temizliğinin bir kısmını da nasıl almışım bunu yaa? sorusu oluşturuyor. bulduğum bazı şeylere inanamadım ve hepsini büyük bir zevkle attım. bunların ortak noktası depresyon zamanlarında alınmış olmaları :) en can sıkıcı kısmı da şuydu: artık içine giremediğim şeyleri atmak.

işte fazlalıkları atarken jean montumu kesip yelek yaptığımda artan iki kolu buldum.

                                                           
bu iki koldan ne olur diye sormuştum o zaman?


siz cevap vermediniz ben de kafama göre takıldım :)


kendime böyle bir portföy çanta yaptım.


manşet kısmını kesip iki tarafına da diktim. pek sade olmasın diye.


sonra kim bilir ne için aldığım ve kullanmadığım bir fermuar bulup diktim ve içine de pembe kumaştan astar yaptım.


atmaya kıyamadığınız parçalara bir şans daha verin.


23 Haziran 2012 Cumartesi

bebelere yaka

ve efsane geri döndü :)
bebe yaka bluzları çok beğeniyorum ama nedense fazla süslü oluyorlar. yani ben sade bir bluzda bebe yaka isterken sadece, hep fazla süslü şeyler çıktı karşıma ve kendi bebe yakamı kendim yaparım deyip sıradan bir tişört aldım.


tişörtün yakasını bir dosya üzerine işaretleyip etrafına istediğim yakayı çizdim.


sonra yaka kalıbını kesip kumaşın üzerine çizdim. sabunla çizim de güzel bir terzi yöntemi, yanlış olursa silebilirsin :)


kumaşın kalıbını da kesip tişörtün üstünde prova yaptm. tam oturuyor mu yakaya diye ve taşan kısımları düzeltip kalıba son halini verdim.


daha sonra üzerinde çalışılması gereken istatistik notlarımın üstünde simleme işlemini yaptım. önce tutkal sürüp üstüne bolca sim döktüm. aslında simler fazla dökülmesin diye üsüne bir kat bir şey sürmek lazım ama ben de yoktu. o yüzden tişörte dikilen son halinde sim tutmayan kısımlar olmadı değil.

vee yakayı tişörte dikiyoruz. ancak tişörtü giydikçe oramız buramız sim oluyor ve parlıyoruz adeta. işte dediğim gibi pasparlak yaka isteyen simlemeyi kuralına göre yapsın :)

hoşçakalın.

16 Haziran 2012 Cumartesi

masayı giymek

bir şeyi kesip biçip başka bir şeye dönüştürmeye bayıldığımı anlamanız için blogda biraz dolaşmanız yeterli. ama bu kadarını asla düşünemezdim.
the lizard quenn in bu postuna bayıldım.

1 Haziran 2012 Cuma

muallak

biliyorum çok oldu yazmayalı. önce vize girdi araya sonra da hiç postsuz finale bağladım :) şimdi de bir sürü şey birikti ama flaşım o kadar virüslü ki bilgisayarım açmıyor :( aslında ben de pek havamda değilim açıkçası. önümüzdeki hafta mezun oluyorum. peki ben neden mutlu değilim? belki de insan öğrenci değilken ne yapar hiç bilmiyorum. gerçi sınavlar böyle giderse en az bir yıl daha mezun olmayı tadamıycam gibi ama :) neyse muallakta takıldığım günlerdeyiz...
blogu tıklayanlarla aramızda bir bağ oluşuyor sanki. kendimi onlara borçlu hissediyorum. yaptıklarımın fotoğrafını çekip biriktiriyorum sizin için :) en kısa zamanda yayınlanacaklar. o zamana kadar beni affedin.
hoşçakalın.

1 Nisan 2012 Pazar

püskül küpe

bugün ne giysem? izlerken bu küpelerden görmüştüm birinde ve çok hoşuma gitmişti. 'ee ben bunu yaparım ki' dedim. yapmış bulunuyorum.



evde siyah makina ipi vardı zaten. ve kimbilir ne yapmak için niyetlenip aldığım ve çekmecede unuttuğum bu parlak toplar. kullanmadığımız bir küpenin de ucunu söküp şu kulağımıza taktığımız kısmını alıyoruz. bunlar dışında iğne ve makas. bütün ihtiyacımız olan bu.

napıyoruz? saçlarımızı sımsıkı balerin topuzu yapıp bunu takıyoruz....

15 Mart 2012 Perşembe

işte söz konusu saç bandı

burada bahsettiğimden beri tam 13 gün oldu :) güya ertesi gün örüp anlatmayı düşünüyordum. artık kusura bakmayın. okula gidip gelince ben de bir şey örecek hal kalmıyor ama son 2 günde ne olursa olsun bitireceğim dedim. bitti işte.


önce 3 tane uzun parçayı düz örgüden ördüm. benim ipim ince olduğundan 15 ilmek genişliğinde yaptım. sonunda 3 parçayı beraber öreceğimiz için biraz kısalma olacağından kafama göre ölçtükten sonra 1 karış daha örüp uzunluğunu bu şekilde ayarladım.


sonra üçünü de tepeden şişe geçirdim.


ve örmeye başladım.


hepsini ördükten sonra iki ucunda da üç parçayı üstüste getirip diktim.


sonra da iki tarafını birleştirip diktim. işte son hali bu şekilde.

ben bu saç bandını bir arkadaşımda görüp çok beğenmiştim. ancak onunki daha gevşek örülmüştü. artık nasıl seviyorsanız öyle örersiniz.

hadi eyvallah....

13 Mart 2012 Salı

örgü şapka(m)

şubat tatilinde kardan burnumu bile dışarı çıkartamadığım için kendimi örgüye vermiştim. yaz geldi gelecek ben ancak fotoğrafını çekip koyabiliyorum bloga. fotoğraf demişten fotoğrafların berbatlığının farkındayım gençler :) fotoğraf makinam yok telefonla da bu kadar oluyor. ben adam gibi makina ya da telefon alana kadar idare edin.


her şey çizmekle başlar arkadaşlar. ben önce bir hesaplama yaparım. örneği ne şekilde yerleştireceğimi hesaplarım. bu benim plan ajandam.


bu şapkamın son hali. aslında rengi daha güzel ama fotoğrafda kötü çıkmış valla :)


ben 101 ilmek başladım. yaklaşık 10 sıra falan 2 ters 2 yüz ördüm.


sonra 6 tane saç örgüsü yerleştirdim. saç örgüsü 8 ilmekten oluşuyor. arasında 5 ilmek haroşa var.


ancak her iki taraftan da 14'er ilmek  boş bıraktım. çünkü model olarak yukarı doğru daraltacağım için örnek bozulurdu oraya da saç örgüsü koyduğum zaman.


arkanın görünümü bu şekilde oldu. belli bir yerden sonra tepeye doğru 10 ilmek kadar daralttım (tam olarak saymadım ama). daraltmaya nerede başlayacağımı ördükçe kafama ölçüp karar verdim. aslında şimdi dikkatimi çekti de pek düzgün dikememişim :)


sonra da tepesine şöyle büyükçe bir pon pon yaptım. örmeye başlarken kafamda balıkçı şapkası modeli örmek vardı. o şekilde ördüm. böyle tepesi dik duruyor. ben tepesi enseye düşen, ensede toplanan şapkaları sevmiyorum çünkü.

hadi kafayı üşütmeyin...

8 Mart 2012 Perşembe

eyeliner demişken...



bırak göz makyajını göz deyince akla gelir zaten kendisi. ancak şu göze sahipseniz böyle komple çerçeveleyebilirsiniz heralde. yoksa yemez :)





eyeliner deyince aklıma gelenler...

2 Mart 2012 Cuma

örgü saç bandı #2




saç bandı postum çok fazla hatta inanılmaz tıklanınca kendimi sizlerin örgü saç bandı sevdasını tatmin etmeye adadım. bugün sınıfta bir arkadaşımın saç bandını çok beğendim. şöyle bir kaç bakış atıp örneğini almış bulunuyorum. şimdi örmeye başlayacağım. en kısa zamanda yapılışından ve son halinden bahsederim size.

kızlar şişleri hazırlayın!

29 Şubat 2012 Çarşamba

örgü çanta

karşınızda hanım dilendi bey beğendi çantam. kendisi küçük kare renkli motiflerin birleştirilmesiyle oluştu.


motifleri ben ördüm tek tek. ananem de benim istediğim gibi birleştirdi, sapını dikti, astarını dikti falan.


motifleri yakından görüyorsunuz. her motif iki renkten oluştu. ortadaki yuvarlaktan başlayıp kare bir şekilde genişlettim. sadece bir sırasını başka renkle yaptım.


her bir motif birbirine kenarları tığlanarak eklendi.


kulpunun üstüne renk renk küçük küçük çiçekler örüp diktim.


içine de eski bir fularımdan astar diktik. örgü delikli olduğu için astar yapmamız şart.


işte bu da böyle bir çantam. ben örgü çantaları hep beğenmişimdir. aslında bu motifler yuvarlak bir bir biçimde birbirine eklenip ağzı da büzülerek uzun askılı torba çanta da yapılabilir.